
Ah, o vazodaki 40 tane gül... Düşünsenize, tam 40 tane! Kırmızının en canlı tonları, pembenin en tatlı halleri, belki de beyazın o saf ve duru güzelliği bir arada... Böylesine ihtişamlı bir demet, sıradan bir günü bile nasıl da özel kılmaya yeter değil mi?
Benim aklıma hemen o demeti kimin aldığı, kime hediye edeceği geliyor. Belki bir Ankara çiçekçi dükkanında, sevgi dolu bir kalbin seçimiyle bir araya geldiler. Belki de uzun zamandır beklenen bir özür, dillendirilemeyen bir aşk ya da sadece seni düşünüyorum demenin en zarif yolu...
Çiçeklerin dili bambaşka. Kelimelerle anlatamadığımız nice duyguyu, bir buket gülle ifade edebiliriz. Özellikle de söz konusu güller olunca... Her bir yaprağı ayrı bir anlam taşıyor sanki. O yüzden birine çiçek siparişi verirken, sadece bir nesne göndermiyoruz aslında. Kalbimizin bir parçasını, en güzel duygularımızı gönderiyoruz.
40 tane gül... Bu sayı bile başlı başına bir mesaj. Belki sonsuz aşkı ifade ediyor, belki de seni çok seviyorum demenin abartılı ama bir o kadar da içten yolu. Kim bilir, belki de bir doğum günü sürprizi, bir evlilik yıldönümü kutlaması ya da sadece içten bir iyi ki varsın dileği...
Bir düşünün, o 40 gülün kokusu odayı nasıl sarar, nasıl bir atmosfer yaratır... Sabah uyandığınızda o güzellikle güne başlamak, gün boyu yüzünüzde bir tebessümle dolaşmak... Böylesine basit bir şey, hayatımıza ne kadar çok neşe katabilir değil mi? Ankara çiçekçi esnafının özenle hazırladığı, taptaze çiçekler, bambaşka bir enerji getiriyor. O yüzden, sevdiklerinize bir sürpriz yapın ve hemen bir çiçek siparişi verin. Unutmayın, bazen en küçük jestler, en büyük mutluluklara dönüşebilir.